SEDEF HASTALIĞI NEDİR
Toplumda genel kültür bilgileri yüksek olan kişilerin bildiği gibi sedef hastalığı, vücut derisi hücrelerinin yaşam akışlarının değişmesi sonucu oluşan, çok fazla görülen bir cilt rahatsızlığıdır.
Bu hastalık ile derini dış katmanındaki hücreler hızlı bir şekilde yeniden oluşmaya başlar. Meydana gelen gereksiz cilt hücreleri kalın, sert, gümüş renkli ölçekler şeklinde, kaşındırıcı, kuru ve kırmızı renkli lekeler halinde olup bazen kişiye acı verebilir.
Sedef hastalığı kişide kalıcı oluşan ve uzun zaman meydana gelen bir hastalık olarak görülmektedir. Zamanla çok kez oluşabilen bir durum ise, sedef hastalığı görüntüde iyileşme gösterirken, hastalığın daha sıkıntılı bir durum almasıdır.
Tedavi aşamasındaki asıl amaç ise cilt hücrelerinin gelişip çoğalma hızlarını azaltmaktır. Çoğunlukla belirgin bir tedavisi bulunmamasına karşın yapılan işlemler belli bir düzeyde rahatlama oluşturmaktadır.
Hayat stili ölçülerine göre, doktor tavsiyesi almadan krem kullanmaya ve az miktarlarda da olsa güneş ışığın altında kalmak sedef hastalığının ilerlemesini hızlandıracak etmenler arasında bulunmaktadır.[ara_cizgi]
SEDEF HASTALIĞININ BELİRTİLERİ
Daha çok kırmızı üzeri beyaz renkli kepekli veya kabuklu, çoğunlukla kaşıntısız 2 mm’den birkaç santimetreye büyüklüğe kadar farklı boyutta döküntülerle meydana gelir. Ayak tabanı ve avuç içinde sertleşme çatlamalar halinde görülebilir.
Koltuk altı ve göbek deliği benzeri katlanan yerlerinde pişik ile benzer bir görünümde oluşabilir.
Hastaların %25’inde görülebilen tırnak üzerinde dikiş yarasına benzeyen çukurlar, sarı-kırmızı renkte yağ damlası şekline benzeyen lekeler, tırnak içlerinde çürüme ya da sertleşme, tırnak altında kan akması ve tırnak üzerinde bozukluklar görülebilir. En çok saçlı deri, diz-dirsek, kuyruk sokumu ve kalçada oluştuğu gözlenir.
SEDEF HASTALIĞINDA BESLENME ŞEKLİ NASIL OLMALIDIR?
Yapılan bilimsel çalışmalar ve testler su toplamayan sedef türlerinde daha düşük kalorili, glütensiz, vejetaryen yiyeceklerin sedef hastalığında iyileşme sağladığı söylenmektedir.
Yayınlanan bir makalede az yağlı düşük kalorili beslenmelerin sedef hastalığının oranını düşürebileceğini ortaya çıkaran çalışmalar yer almıştır.
Kimi durumlarda mayalı besinlerin hastalığın oluşumunu etkilediği düşünülmektedir. Bu sebeple hekimler tedavi uygulanırken mayalı gıdalar kullanılmasını önermemektedir. Buğday, çavdar ve arpa türü yiyeceklerin de sedef hastalığını arttırdığı düşünülmektedir.
Kullanılmaması gereken bir diğer gıdalarda tam yağlı süt ve peynirler olarak ifade edilebilir. İşlenmiş rafine besinler, kahve, şeker, beyaz un da hastalık tedavisi boyunca uzak durulması önerilenler arasında yer tutmaktadır. Aynı şekilde alkol ve sigara kullanımının da sedefin oluşumunda etken olduğu ifade edilmektedir.
A ve D vitamini yönünden zengin besinler sedef hastalığında listeye katılabilir. Özellikle D vitamini kış aylarından kullanılan sedefin tedavisi boyunca iyi bir yardımcı besindir. Yapılan çalışmalar sonucunda tedavi uygulanmayan 30 yaş civarı sedef hastalarına kullandırılan D vitamini hapının hastalığın etkilerini önemli ölçüde azalttığı görülmüştür.
Balık yemenin de sedef hastalığı sırasında bağışıklığı yükseltici etkisi bulunuyor. Bir takım araştırmacılar balıkta çokça olan omega 3’ün bağışıklık sisteminin güçlenmesi yönünden en güçlü etkinliğe sahip besinlerden bir tanesi olduğunu savunmaktadır.
Her gün somon, uskumru, ringa benzeri balıkları yemenin sedef hastalığındaki kaşıntının önüne geçmede olumlu etkisi bulunduğu düşünülmektedir.
[tavsiye_yazi baslik=”Yüz Felci Nedenleri, Belirtileri Ve Tedavisi” link=”http://www.bilgigo.com/yuz-felci-nedenleri/”]
